Migreni aşı ile tedavi etmek mümkün mü?
Migren, yüz ve baş bölgesinin duyusunu alan (trigeminal) sinirin beyin sapındaki çekirdeğinin aşırı hassasiyeti nedeni ile ortaya çıkan kronik bir hastalıktır. Migren, soğuk, ışık, koku gibi dış uyaranlarla tetiklenebildiği gibi, bu sinirin beyinde birçok sistemle bağlantıları nedeni ile uyku, açlık, depresyon anksiyete gibi duygudurum bozuklukları da migren ataklarını başlatabilir. Nöroloji Uzmanı Dr. Aslı Şentürk, migren hastalığından kullanılan son tedavi yöntemlerini sizler için anlattı.
Migrende ağrıyı esas şiddetlendiren trigeminovasküler sistemin damarlar üzerindeki etkisi ile baş ve beyin damarlarında genişlemedir. Çocukluk hatta bebeklik döneminde migren baş ağrısı görülebilir. Ancak ergenlikte hormonların etkisi ilerleyen yaş ile stres faktörlerinin de devreye girmesi sonrasında 35-45 yaş arasında ağrı sıklık ve şiddeti günlük yaşamı etkiler hale gelmektedir. Hastalar sinirin aşırı duyarlılığına yatkın doğarlar.
10 yıl öncesine kadar migren tedavisi sadece ağrıyı gidermeye yönelik ağrı kesicilerden ve farklı hastalıklarda kullanılan ilaçlardan oluşmaktaydı. Botulinum toksin 1989’dan beri farklı birçok alanda altın standart tedavi olarak yerini bulmuş bir ilaçtır, kronik migrenin oluşum mekanizmasına spesifik olarak da FDA tarafından 2009 yılında onaylanmıştır. İlacın etkinliği ve güvenliği binlerce çalışma ve hasta ile kayıt altına alınmıştır. Migren’de kullanımına ilişkin çok net bilimsel kanıtlar bulunmaktadır. Botulinum toksin kronik migren hastalarında ağrısız gün sayısını anlamlı olarak artırmakta ve hastaların yaşam kalitesi artışı ile günlük yaşama geri dönmelerini sağlamaktadır.
MİGREN TEDAVİSİNDE AŞI YÖNTEMİ
Atak tedavileri yani migren atağı sırasında kullanılan ilaçlar uzun süreli kullanıma uygun değildir. Bunların başında etkin olduğunu bildiğimiz triptan grubu ilaçlar gelir. Bu ilaçların ayda 6-8 tabletten fazla kullanılamaması sebebiyle sık atak geçiren ağrılı gün sayısı 15 gün ve üzeri olan hastalarda botulinum toksin etkili ve güvenli bir tedavi olarak kronik migrende tek onaylı tedavi seçeneğidir.
İlaç teknolojisinin ilerlemesi ile migren tedavisine yönelik ilgi artmaktadır. Geçmişte tedavi edilemeyen birçok hastalığın biyolojik ilaç devrimi ile artık tedavi edilebildiğini biliyoruz. Ancak bu ilaçlar araştırma geliştirme süreçleri ve üretim maliyetleri dolayısı ile hayatı tehdit eden hastalıkların kullanımına önceliklidir. Migren aşısı (erenumab) olarak tanımlanan ilaçta biyolojik ilaç grubundadır ve temel olarak -aşı- değildir. Migreni tamamen tedavi etmesi ve sonlandırması gibi bir durum yoktur. Enjekte edilen bir ürün olması sebebiyle halk arasında bu adı almıştır. Bu ilaç trigeminal sinir uçlarından salınan ve damarların genişlemesine neden olan cgrp maddesinin bağlandığı damar üzerindeki alıcıları bloke etmektedir.
MİGREN AŞISI NASIL UYGULANIYOR?
Erenumab FDA tarafından migren önleyici (profilaksi) kullanım için onaylanmıştır. Aylık baş ağrılı gün sayısının 4-15 arasında olduğu hastalarda ayda bir enjeksiyon uygulaması ile 3. Ayda hastaların yaklaşık %40’ında %50 oranında migren baş ağrılı gün sayısını azaltmıştır. Yaşam tarzı değişikliği, akut tedavilerin yetersizliği gibi durumlarda migrene özel geliştirilmiş bir tedavi seçeneğidir. Bununla beraber aylık tedavi maliyetleri ve gerçek yaşamda hastaların baş ağrılı gün sayısı üzerine etkinliği dengesi uzman nörolog tarafından değerlendirilmelidir. Ülkemizde bu tedavi henüz bulunmamaktadır ve sağlık bakanlığı tarafından onay alması bir süre alacaktır.
Migren tedavisinde klasik ilaçlardan yeteri kadar yararlanamayan hastalar için sinir blokajları da ekonomik seçenekler arasındadır. Aylık migren atağı sayısı 3’ün üzerinde olan, migren ağrısı gün sayısı 8, baş ağrılı gün sayısı 15 ve üzeri olan hastalarda ise günümüzdeki en etkin ve güvenli ilaç botulinum toksindir.
arpanetmedya.com’a katkıları için teşekkürler.
ÇOCUKLARA İMECE KÜLTÜRÜ NASIL KAZANDIRILIR?